Sistemli Hata
Cihat UYSAL, Mimar Yüksek Mühendis
Nesnelerin tasarım ve üretiminde ortaya çıkan sorunların bazıları ölçme ve ölçülendirmeden kaynaklanır. Ölçme derslerinde genel olarak üç hata türünden söz edilir. Farklı isimler verilse de bu üç gurup basit, sistematik ve tekil özellikleri kapsar. Tekil ve basit hatalar pek tekrar etmeyen hatalar için kullanılır. Bizlere “hatasız kul olmaz” dedirten türdendir. Sistematik hatalar ise, ürünün üretim sürecini, sonuçlarıyla zincirleme sorunları ve sonuçta kullanımı, kullanıcıyı etkileyen hatalardır. Başta imalat toleransı, üretim tekniği, ürünün üretim yöntemi olmak üzere tüm aşamalarda sıklıkla karşımıza çıkan bu tür hataları yukarıda yer alan görüntülerle örneklemek istiyorum.
Söz konusu yol korkuluğu görüntüleri bir yanı oldukça yüksek bir istinat duvarının üzerinde yer alıyor. Duvarın uzunluğu yaklaşık 1200 metre. Ve korkuluğun görülen mesnet bağlantısının tuhaflığı duvar boyunca yineleniyor. Duvar ve korkuluk boyunca bu görüntüler tekrar ediyor. Yani, korkuluk dikmesi ile ankrajın birbirine kabul edilebilir boyutlarda rastlaştığı bir yer yok. Bazı yerlerde dikmelerin parmaklığa uzak kalması nedeniyle bağlanması için oval delikli sac levhalar eklenmiş.
Bakınca, korkuluğun bu biçimde tasarlanmış ve uygulanması öngörülmüş olduğunu, bunun nasıl becerildiğini düşündürüyor. Oysa, korkuluğun duvara ankraj aralığının ölçülmesi ya da korkuluğun uzunluğunun imalatında meydana gelen hata sonucu ortaya çıkan bu durumun dikmelerin rastgele yerlere yerleştirilmesinden kaynaklandığını ülkemizde herkes bilir. Bu gözlemi yapmış isek, kendimizi bilmenin yetmediği bir konumda buluruz. Bu tür hatalar yaşamımızın her alanında yinelendiği için alışmışızdır.
Bu gibi uygulamalarda korkuluğu tasarlayan, üreten, ankraj yerleştirmesini yapan ve montajı gerçekleştiren de durumun ayırdındadır. Ne var ki, yaşananların bilgisi bir türlü bir araya gelemiyor. Üstelik, bu uygulama büyük kentlerde oluyor. Ve de bu sistematik (zincirleme de diyebiliriz) hata yapı sahibi ve onun denetleme görevi verdiklerinden de uzakta kalıyor, benzer uygulama yinelenerek sürüyor.
Modernizm sonrası estetik anlayışında önemli yer tutan sanayi imalatında meydana gelen hataları göklere çıkaran anlayış ve de “özgünlük” modası toplumu sarmışken, bakıp değerlendirdiğinizde her bir ürüne eşsiz, benzersiz olması nedeniyle “özgün” diyebilirsiniz. Çünkü, ortada sistemli bir hata yapılabilmiştir. Sorunun altında yatan gerçek neden ise, ürünün tasarımcısından kullanıcısına kadar toplumun her kesimine bulaşmış özensizlik, saygısızlıktır.
Bu konular bütün mesleklerin eğitim programında geçmişi yaklaşık dört yüz yıl civarında olan seri üretim teknikleri ile çözülmüş ve öğretilmektedir. Hatanın, üretimin hiçbir aşamasında temel bilgilerin önemsenmemesi sonucunda ortaya çıktığı besbelli. Gel de Tales ve Pisagor’un yaklaşık 2500 yıl önce Anadolu’da yaşadığına inan.
Bu sorunları konuşup çözüm üretmeye, daha iyisini aramaya ne zaman sıra geleceğini acaba kaç kişi merak ediyor?
Yapı Dünyası Dergisi 2012 Sayı: 197-198 de yayımlanmıştır.