Mansur Yavaş: Ankara Tatlar Atıksu Arıtma Tesisinde Acilen Kapasite Artırılmazsa Büyük Bir Çevre Felaketi Yaşanır
Ankara son yılların insan sağlığı açısından en önemli krizinin eşiğine geldi. 1998 yılında faaliyete geçen Tatlar Atıksu Arıtma Tesisi, son yıllarda kapasitesinin üzerinde çalışmaya başladı. Tesiste yapılması gereken kapasite artırım çalışmaları ihmal edildi. Tesise gelen atıksuların bir kısmı kapasite yetersizliği nedeniyle arıtılmadan Ankara Çayı’na deşarj edilmek zorunda kalındı.
Ankara Çayı’na deşarj edilmek zorunda kalınan atıksuların Ankara ile beraber Sakarya Nehri’nden İstanbul’a ulaşması nedeniyle iki kentte sağlık sorunları oluşturduğu belirlendi.
Tatlar Arıtma Tesisi İyileştirme Projesi ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, büyük bir çevre felaketi ile karşı karşıya olunduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Tatlar Arıtma Sistemi var Ankara’nın bütün atık suları oraya gider. Orada arıtılır. 2010 yılında bir rapor hazırlanmış. Diyor ki; ‘Buranın kapasitesi 971 bin metreküp olması gerekiyor ancak 765 bin metreküp olarak hizmet vermektedir.’ Arıtılamayan su Ankara Çayı’na karışıyor. Çiftçiler buradan sulama yapıyor. Bu su Sakarya üzerinden İstanbul’a gidiyor. Bizi engellemek için reddediyorsunuz ama Sayın Cumhurbaşkanımızın torunları da aynı sudan içiyor. ‘Burası tam 30 milyon nüfusu etkiliyor’ diye mecliste konuşmalar yaptık. 23 Mart 2018 tarihinde ‘En geç 23 Aralık 2023 tarihine kadar Tatlar Arıtma Sitemi’nin kapasite yetersizliği ortadan kaldırılmalı’ diye Ankara Valiliğinin yazısı var. Çevre Bakanlığının kestiği cezalar var, niye arıtmıyorsunuz diye. Bunun üzerine yurt dışı kredilerle görüştük. Sayın Cumhurbaşkanına durum arz edildi ve bu yılın yatırım programına alındı. Cumhurbaşkanının yatırım programına aldığı bu proje ile ilgili Belediye Meclisinden 270 milyon Dolarlık anlaşmanın yapılması için yetki istedik. Reddettiler. Büyük bir çevre felaketiyle karşı karşıyayız. Siz insan sağlığını, insan hayatını düşünmez misiniz? Bu mudur belediyecilik!”