Ülkemizdeki Mevcut Yapıların Performans Değerlendirmesine Yönelik Yaklaşık Yöntemler

Ülkemizdeki Mevcut Yapıların Performans Değerlendirmesine Yönelik Yaklaşık Yöntemler

Doç. Dr. Ahmet YAKUT, ODTÜ, İnşaat Mühendisliği Bölümü

Özet: Ülkemizde ve dünyada meydana gelen son depremlerde gözlenen yaygın hasar mevcut yapıların bir çoğunun yeterli deprem dayanımına sahip olmadığını göstermiştir. Bu yapıların olası büyük bir depremde gösterecekleri performansın belirlenmesi ve zayıf yapıların güçlendirilmesi hasarın en aza indirilmesi açısından oldukça önemlidir. Mevcut yapıların deprem performanslarının belirlenmesine yönelik olarak farklı amaçlar için farklı yöntemler uygulanmaktadır. Uygulanan bu yöntemlerin de güvenirlilikleri ve hedefleri aynı değildir. Ülkemizdeki yapı stoku düşünüldüğünde her binanın tek tek incelenmesi hem bütçe, hem zaman hem de uygulanabilirlik açısından makul değildir. Bu nedenle, mevcut binaların öncelikle bir risk sınıflandırmasına tabi tutulması ve bu şekilde daha kapsamlı olarak incelenmesi öncelikli olan binaların belirlenmesi gerekir. Özetle mevcut bir yapı stoku için genellikle üç aşamadan oluşan kademeli değerlendirme yaklaşımı benimsenmektedir.

Bunlardan birincisinde binalar deprem güvenliklerine etki eden ve basit olarak gözlenebilen parametreler esas alınarak deprem riski açısından sıralanmaktadır. İkinci kademe değerlendirme yöntemi basitleştirilmiş bir inceleme yöntemidir. Ancak, bu yöntemle risk sıralaması daha hassas duruma getirilmekte olup, özellikle deprem güvenliğinin kabul edilen seviyede yeterliliği veya yetersizliği çok belirgin olan binalar ayırt edilebilecektir. Üçüncü aşama değerlendirme yöntemi ise, sayısı daha az olan, toplumsal olarak önemli sayılan binalar ile ikinci değerlendirme yönteminin uygulamasında belirsizlik söz konusu olan binalar için uygulanır. Bunun yanında bina sahibi tarafından istenildiğinde ilgili bina için değişik güvenlik seviyeleri esas alınarak ayrıntılı yöntem uygulanabilmesi de mümkündür. Bu bildiri birinci ve ikinci aşama yöntemlerini kapsayan ülkemiz için geliştirilmiş yaklaşık yöntemleri karşılaştırmalı olarak irdelemektedir.

Makalenin tamamına Yapı Dünyası Dergisi 2010 Sayı: 167 den ulaşabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir