Veri Ambarlama ve İnşaat Sektöründe Kullanılabilirliği
Dr. Ömer GİRAN
Beykent Üniversitesi, İktisadi İdari Bilimler Fakültesi, Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü
Prof. Dr. Ekrem MANİSALI
İstanbul Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü
Özet: Proje, başlangıcı ve bitişi belirlenmiş faaliyetler bütününün zaman ve bütçe kısıtları içinde bir hedefi gerçekleştirme planıdır. İnşaat sektöründe yapılan her iş proje tanımına girmektedir. Amacı, projeleri hedeflere uygun olarak gerçekleştirmek olan bir sektörde, doğru kararların kaynağı olacak bir veri ambarı oluşturmak ve devamlılığını sağlamak çok önemlidir.
Veri ambarlama, bitirilmesi gereken bir proje değil aksine devam ettirilmesi gereken bir süreçtir. Bu nedenle inşaat sektörü açısından bilgi ambarı konusu, bunu gerçekleştirecek ve kullanacak olan yönetimde alışıla gelmiş düşünce yapısının değişmesiyle gerçekleştirilebilir. Aksi halde ambarlanan verinin rafta duran evraktan bir farkı kalmaz.
Yapılan çalışmada literatür incelenmiş ve veri ambarının inşaat yönetimi açısından önemi ve kullanılabilirliği irdelenmiştir. İnşaat yönetimi açısından bakıldığında, sektörün homojen bir yapıya sahip olmamasının da etkisiyle veri ambarı çalışmalarının sınırlı kaldığı görülmektedir.
Zorluklara rağmen şirket bazındaki uygulamalarda kullanılmak üzere veri ambarı modeli, şirketin yönetim anlayışına, vizyon ve misyonunun gerektirdiği her türlü planlama ve stratejisi için adapte edilebilir ve geliştirilebilir.
Data Warehousing and Its Usability in the Construction Industry
Abstract: Project is the plan for accomplishing a target providing with all the activities with their planned beginings and ends, in the time and bugget constraints. Every work in the construction industry are defined as project. In a sector having structural obstacles, which mission is to accomplish the project targets appropriately, it is hard to form and provide the permanence of a data warehouse that will be the source of the right decisions.
A knowledge warehouse is not a project to be accomplished, on the contrary it is a process that must be continued. Therefore for the construction sector, the knowledge warehouse subject can be realizable for the people who will achive and use the system as to be able to change their managerial thoughts and customs that are being used so far. Otherwise the data warehouse, will not be different from doccument that is stands on a shelf.
In this study literature examined and searched the usage of the data warehouse in the construction management. When looked through the construction management perspective, due to the effect of the sector that is not homogenous it is seen that the data warehouse researches are limited.
Despite the difficulties, to use the enterprise based applications, the data warehouse model can be adapted and developed for the company’s management perspective and every planning and strategy requirements for vision and mission.
Giriş
Doğru kararlar, doğru zamanlama ile alınamadığı sürece anlam taşımazlar. Kararları zamanında alabilmenin yolu, gerekli enformasyona istendiği anda, kolayca ulaşabilmekten ve üretimi zamanında gerçekleştirebilmenin yolu da, üretim girdilerini istenen zamanda, istenen yerde, istenen miktarda hazır bulundurabilmeyi sağlayacak talimat, veri ve bilgi iletimini mümkün hale getiren bir enformasyon akışını temin edebilmekten geçer (Kanoğlu, 1994) (Kanoğlu, 1997).
İnşaat sektörü, lokomotif bir sektördür. Yapılması düşünülen yatırımların başlangıcı genellikle inşaat olmaktadır. Barajlar, enerji santralleri, fabrikalar, konutlar, kentsel yaşam alanları gibi akla gelebilecek ticari veya kamu yararına yapılması planlanan her yatırımın ilk safhası inşaattır. Bu özelliği nedeniyle inşaat sektörü olmazsa olmaz bir sektördür.
Dünya inşaat sektörü son yıllarda inişli çıkışlı bir görünüm sergilemektedir. 1999 yılındaki hızlı büyümeden sonra, 2000 yılında inşaat sektörü yüzde 6 küçülmüş ve hacmi 3,6 trilyon dolardan 3,4 trilyon dolara gerilemiştir. Bu durum 2001 ve 2002 yıllarında devam etmiş ve pazarın büyüklüğü 3 trilyon dolara kadar düşmüştür. 2003 yılında az da olsa toparlanmaya başlayan sektörün önümüzdeki yıllarda daha olumlu bir performans sergileyeceği tahmin edilmektedir (İntes, 2008) (DPT, 2007).
Dünya inşaat sektöründeki yaklaşık 3 trilyon dolarlık üretimin yüzde 72’si dünya ekonomisine de yön veren ilk on ülkede gerçekleşmektedir. Üç büyük ülke ABD, Japonya ve Almanya’nın 2000 – 2002 arasında yaşadığı durgunluk sektörü olumsuz yönde etkilemiştir “Global Insight” dergisinin 2003 raporuna göre, dünya ekonomisindeki inşaat yatırımlarının 2004 – 2012 döneminde yıllık ortalama yüzde 5 büyümesi beklenmektedir. İnşaat sektöründe en hızlı büyüme beklenen ülkeler Çin ve Hindistan olarak görünmektedir. Bu ülkelerde 2004 – 2012 döneminde beklenen ortalama büyüme oranları sırasıyla yüzde 7.9 ve yüzde 9.2’dir (İntes, 2008) (DPT, 2007).
Avrupa Birliği’nde inşaat sektörü, 2.7 milyon firma, yaklaşık 1.3 trilyon Euro tutarında cirosu ve 9.7 milyonu çalışan 13 milyon insana iş üreten büyük bir sektördür. Avrupa GSYİH’sının yüzde 10’undan fazlasını oluşturmaktadır.(EBC 2007)
Türkiye’de Seksenli yıllara kadar inşaat sektörü daha çok altyapı ağırlıklı, Devlet Su İşleri ve T.C. Karayolları tarafından geliştirilen projelere yönelmiştir. Seksenlerden sonra sanayileşmenin hız kazanması, konut açığının ortaya çıkması ve devletin verdiği teşvikler özel sektörün hızla büyümesini sağlamıştır.
Doksanlarda daralan iç piyasa ve kötüye giden ekonomik duruma devlet ihalelerinin ödenek yetersizlikleri ve işlerin planlanandan daha uzun sürmesi sektörü zor duruma sokmuştur. Kötüye giden şartlar bazı firmaların küçülmesine bazılarının da çöküşüne neden olmuştur. 1999’da yaşana deprem felaketinin ardından sektör daha da küçülmüştür. Zorlukları aşma çabaları, doksanların sonunda yurtdışı müteahhitlik işlerine yönelerek aşılmaya çalışılmıştır.
Yaklaşık 30 yıl önce Libya’da başlayan Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri (YDMH), 2005 yılı sonu itibariyle 63 ülkede faaliyet gösteren, bugüne kadar üstlendiği toplam taahhüt tutarı 70 milyar ABD Dolarına ulaşmış bir sektör haline gelmiştir. Sektör, ihracat gibi yurtdışından döviz girdisi sağlamakta, bu girdiyi herhangi bir öz kaynağı tüketmeden sağlamakta ve ülke ekonomisi açısından da büyük önem taşımaktadır (DPT 2007).
2002 yılından bugüne kadar hızlı bir büyüme gösteren Türk yurtdışı müteahhitlik sektörü, ülkemizin yakalamış olduğu olumlu atmosferin de etkisiyle, 2006 yılı için hedeflediği 12 milyar dolarlık seviyeyi rahatlıkla geçmiştir. 2006 yılında Türk müteahhitlik firmalarınca yurt dışında üstlenilen yeni işlerin miktarı 2002 yılındaki 1,7 milyar dolarlık seviyesinden 4 yılda tam 9 kat artışla 15,9 milyar dolara ulaşmıştır. Yurtdışı müteahhitlik hizmetleri sektöründe 2007 yılı için 17 milyar dolar hedef olarak belirlenmiştir (DTM 2007).
İnşaat sektörü son birkaç yıldır ülkeye giren dış kaynaklı sermaye yatırımları ve iç piyasada oluşan konut talebiyle, içeride de büyümeye trendine girmiş fakat son zamanlarda, meydana gelen küresel ekonomik krizin etkisi ile birlikte büyüme hız kesmiş hatta proje ertelemeleri ve iptalleri gündeme gelmiştir.
İnşaat Sektörüne Genel Bir Bakış
Günümüz küresel ekonomi düzeninde organizasyonlar için, rekabet üstünlüğünü sağlamanın tek güvenilir yolu, bilgiye sahip olmaktır. Bu ortamda yetişmiş insan kaynakları, organizasyonların sahip oldukları en önemli varlık haline gelmiştir. Bu kaynağın en etkin ve etkili şekilde kullanılması büyük önem taşımaktadır. Çalışanların eğitimi ve deneyimiyle oluşturduğu bilgi birikimi, son derece kişiye bağlı ve transferi zor bir kaynaktır. Bu bilgi birikiminin kayıt altına alınması, özellikle de başkaları tarafından kullanılabilir hale getirilmesi, rekabette önemli avantajlar sağlamaktadır (Özveren ve Gürsu, 2004).
İnşaat sektörünün büyüklüğü ve emek yoğun bir çalışma alanına sahip olması yönetimini de zorlaştırmaktadır. Her sektörde olduğu gibi, inşaat sektöründe de yöneticilerin isabetli kararlar vermeleri, hem şirket çalışanları hem de şirketin devamlılığı açısından önem taşımaktadır.
Gerçekleştirilecek projelerin büyüklüğünün yanında, yapılacak işlerin çeşitliliği, yöneticilere karar vermede ek yükler getirmektedir. Gelişen ve değişen teknolojilerin yanı sıra, eldeki kaynakların etkin biçimde kullanılması gerekmektedir.
İş imkânlarının artmasının yanında, sektördeki şirket sayısının artışı, rekabetin kıyasıya yaşanmasına neden olmaktadır. Yapılan işlerde verimliliğin sağlanması ve maliyetlere yansıtılması da zorunlu hale gelmektedir.
Ülkemizde inşaat sektörünün, başta imaj olmak üzere kendinden kaynaklanan sorunları vardır. 1999’da yaşanan büyük felaketin ardından sektör ekonomik açıdan etkilenmesinin yanı sıra güven kaybına da uğramıştır. Bilinçli ve bilinçsiz yapılan yanlışlıklar tüm sektöre mal edilmiş ve müteahhitler genel olarak güvenilir olmayan işadamları olarak addedilmiştir.
Çalışanların kalifiye eleman olmaması sektörün diğer bir sorunudur. Çalıştırılan personelin eğitimine önem verilmemesi, yapılacak işlerin sınırlandırılmasına ve aynı zamanda iş kazası sayısının yüksek olmasına neden olmaktadır.
İnşaat sektöründe, gerek çalışanların kalifiye eleman olmamaları, gerekse şirket yönetiminden kaynaklanan dar görüşlülük nedeniyle oluşan kalitesizlik bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır.
Bir diğer sorun ise, ihalelerde verilen aşırı düşük teklifler ve bu tekliflerin değerlendirilmesinde karşılaşılan hatalardır. Daralan inşaat sektöründe ayakta kalmak ve iş gücünü dağıtmak istemeyen müteahhitler, zarar edebileceklerini bilerek dahi düşük teklifler verebilmektedirler. Bu oluşan durum, kalitesizlik, eksik iş ve hatta şirket iflaslarından kaynaklanan yatırımın yarım kalması sonucunu dahi gündeme getirebilmektedir.
Veri Ambarlama
Veri ambarı fikrini ortaya koyan ve bu fikrin gelişmesinde büyük pay sahibi olan, Inmon (2000), bir veri ambarını; konuya yönelik, tümleşik, zaman değişimli ve kalıcı olan, kurumların karar verme sürecini desteklemek için toplanmış veri bütünü olarak tanımlamıştır.
Khan (2003), Bill Inmon’un tanımındaki veri ambarının kendine has bu dört karakteristik özelliğini aşağıdaki gibi açıklamıştır.
– Konuya Yönelik: Veri ambarı verisi müşteri, tedarikçi, ürünler gibi konular için yapılandırılır. Bu yapılanma borçlar, finans, envanter gibi iş fonksiyonları için oluşturulan klasik uygulamalar ile karşıtlık oluşturur. Bir veri ambarında, başlıca konu alanları fiziksel olarak birbiriyle ilişkili bir seri veritabanı tabloları şeklinde gerçekleştirilir.
– Tümleşik: Veri ambarı içindeki veri, istisnasız her zaman tümleşiktir. Çoklu sistemlerden gelen veri, çekme, dönüştürme ve yükleme gibi çeşitli işlemlerden sonra veri ambarının içinde birleştirilir. Kaynak sistemlerden alınan veri, tutarlı isimlendirme kuralları, veri nitelikleri, değişkenlerin ölçülmesi gibi özellikleriyle tümleşikliği yansıtmalıdır.
– Zaman Değişimli: Veri ambarındaki veri bir zaman aralığı için doğru iken işlemsel veri için bu doğruluk erişim aralığındadır. Veri ambarı içindeki bir veri, 15-20 yıllık uzun bir periyoda yayılmış, çeşitli zaman aralıklarından, uzun serilerin oluşturduğu anlık fotoğraflardır. Buna karşılık tipik işlemsel veri tabanları sadece 6-24 aylık veriyi barındırır.
– Kalıcı: Veri ambarı içinde depolanan veri statik kalmalıdır. Genellikle periyodik olarak ilk kez girilecek herhangi yeni veri sona eklenmelidir. Veri ambarı verisi düzenli erişim ve işleme için kurallandırılmıştır. Bir veri ambarında, başlangıçta kaynak sistemlerden büyük miktarda yüklenen veriyi takiben periyodik olarak veri eklenirken, operasyonel sistemlerde araya ekleme ve silme gibi bazı faaliyetler düzenli olarak gerçekleştirilmektedir.
Veri ambarlama, bir veri ambarının oluşturulması, kullanıma sunulması ve daha sonra oluşan ihtiyaçlara göre düzenlenmesi anlamına gelmektedir.
Veri ambarlama süreci hiçbir zaman bitmiş değildir. Veri ambarı, organizasyonların raporlama ihtiyaçlarıyla birlikte büyüyen bir varlıktır. Veri ambarından yeni raporlamalar istendiğinde, para ve zaman harcanması gerektiği bilinmelidir.
Veri ambarı kendine özgü bir yaşam döngüsüne sahiptir. Bain ve diğerleri (2001) bu yaşam döngüsünü Şekil 1’de özetlemişlerdir.
Bain ve diğerlerine göre ilk olarak ihtiyacın tanımlanması ve bir araya getirilmesi aşamasıdır. İhtiyacın belirlenmesi yaşam döngüsünün en önemli adımıdır. Bu adım doğru atılamazsa veri ambarı ile hedeflenen başarıya ulaşılamaz. Daha sonra veri analizi ve tasarımı, sistemin geliştirilmesi ve test aşamalarıdır. Sistem test edildikten sonra kullanıcılara tanıtılır ve kullanıma sunularak hizmet vermeye başlar. Kullanıcılar tarafından tespit edilen katalar ve kullanım kolaylığı sağlayacak bazı düzeltmeler ile operasyonel ihtiyaçlar sistem kullanımda iken gerçekleştirilir. Son aşama gibi görülse de kullanıcıların sonradan meydana gelen yeni ihtiyaçları ve şirketin değişen ve gelişen iş yapısı döngünün tekrar başlamasına neden olur.
Pavliashvili (2006) veri ambarı yaşam döngüsünü dokuz aşamada ele almıştır. Bu aşamalar aşağıdaki gibi özetlemiştir.
– Veri ambarının desteklemesi düşünülen raporların belirlenmesi
– Veri kaynaklarının belirlenmesi
– Belirlenen işlemsel veri kaynaklarından verinin ayıklanması
– İşlemsel veri kaynaklarından ayıklanan verinin sıralı alanlara yerleştirilmesi
– Bir boyutsal veritabanı oluşturulması ve yerleştirilmesi
– Boyutsal veritabanının düzenli olarak yerleştirilmesi için Çıkarım Dönüştürme ve Yükleme rutinlerini oluşturma
– Analiz hizmetleri küplerinin oluşturulması ve yerleştirilmesi
– Raporlar ve analitik incelemelerin oluşturulması
– Desteklenen özellikler ve raporları ekleyerek veya değiştirerek veri ambarının bakımını yapmak
Veri ambarlama sürecine bir proje mantığı ile yaklaşmak ve kullanılacak alanda hemen bir iyileşme beklemek doğru değildir. Veri ambarlama sürekliliği olan bir süreçtir ve geliştirilen sistemi yeni durumlara uyarlanabilir tasarlamak ve oluşan yeni durumlara göre tekrar düzenlemek gerekmektedir.
Veri Ambarı Teknolojisinin Kullanıldığı Sektörler
Veri ambarı teknolojisi inşaat sektöründe geniş bir kullanıma sahip olmasa da diğer sektörler bu teknolojiyi başarıyla kullanmaktadır. Bu sektörleri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.
– Dağıtım
– Finans ve Bankacılık
– Kamu Sektörü ve Eğitim
– Sağlık Hizmetleri
– Konaklama Hizmetleri
– Sigorta
– İmalat ve Dağıtım
– Pazarlama
– Çoklu Şirketler
– Perakendecilik
– Hizmet Sektörü
– Spor
– Telefon
– Taşımacılık
– Sivil Toplum Örgütleri
Önceki Çalışmalar
İnşaat sektörü için geliştirilmiş çok sayıda veri ambarı uygulaması bulunmamaktadır. Bunun nedenlerinden biri teknoloji yoğun bir sektör olmadığıdır. Emek yoğun bir sektörde geliştirilen uygulamaları kullanıma sunmak ve bunları kullanımda tutmak kolay bir iş değildir.
İnşaat sektörü 200’den fazla alt sektörün üretime geçmesinde doğrudan etkilidir. Bu özeliği ile de inşaat sektörü yapısal olarak veri ambarına çok uygun değildir. Bu nedenle de uygulamada güçlükler oluşmaktadır. Literatürden ulaşılan inşaat sektörü için yapılmış uygulamalar aşağıda sıralanmaktadır.
Ahmad ve Azhar (2002) tarafından hazırlanan bildiride amaçlanan, çoğunlukla dağınık ve parçalanmış çeşitli operasyonel ve fonksiyonel veritabanlarının oluşturulduğu inşaat endüstrisinde veri ambarı teknolojisinin uygulanabilirliğini sorgulamaktır.
Chau ve diğerleri (2002) tarafından yapılan çalışmada CMDSS adı verilen bir sistem geliştirilmiştir. Bu sistemin en belirgin özelliği operasyonel veritabanı ile analitik veritabanının birbirinden ayrılması olarak vurgulanmıştır. Bir diğer özellik OLAP’ın kullanılmış olmasıdır. İnşaat sektörü birçok aşamada incelenmiştir. Bunlardan bazıları envanter, malzeme çıkışı, malzeme dengesi, malzeme kullanımı, makine maliyeti, makine kullanımı, makine tamiri, insan kaynakları kullanımı, maaş, işleyiş, tamamlanmama, sonuçlanma sıralanabilir.
Lee ve Lee (2003) yaptıkları çalışmada veri ambarı teknolojisinin diğer sektörlerde olduğu gibi inşaat sektöründe de kullanılabileceğini ve bu teknolojinin inşaat sektöründe katma değeri artırarak ve karlılığı yükselterek rekabetçiliği kuvvetlendireceğini vurgulamışlardır.
Zhang ve diğerleri (2004) hazırladıkları bildiride, inşaat işletmelerinin gereksinimleri doğrultusunda bir veri ambarı sistemi geliştirmeyi hedeflemekte ve veri ambarı sisteminden kullanılabilir enformasyon ve bilgiyi öğrenebilmek için veri madenciliği teknolojisini kullanmaktadır. Geliştirilen sistem, malzeme, makine, insan kaynakları, kalite, güvenlik gibi modüllerden oluşmaktadır. Kullanıcı tarafında sisteme girilecek bazı bilgiler, oluşturulan veri ambarında taranarak benzer projelerin detayları çıkarılabilmekte ve yeni proje için tarihsel datalar kaynak dengelemesinde yardımcı olabilmektedir. Bu bilgiler; proje amacı, yapı tipi, şehir bilgisi, donanım düzeyi, zaman, toplam yapı alanı gibi olabilir. Aynı şekilde planlama içinde analizler yapılabilmektedir. Microsoft SQL 2000 Server veri tabanı platformu olarak seçilmiştir. Seçilen veritabanı yönetim sisteminin kullanıcıya sağladığı veri çıkarımı, temizlenmesi, entegrasyonu opsiyonları kullanılmış bu opsiyonların ihtiyaca cevap vermediği noktalarda ActiveX kontrolleri geliştirilmiştir.
Ahmad ve diğerleri (2004) yaptıkları çalışmada konut yapımı için müteahhitlere ve şehir plancılarına yer seçiminde yardımcı olmak amacıyla bir karar destek sistemi geliştirmişlerdir. Bunun için veri ambarlama teknolojisini kullanmışlardır. Konunun değişkenlerinin çokluğu nedeniyle değişik paket programlar kullanılmıştır. Coğrafik enformasyon sistemi için ArcView 3.1 ve veri pazarı inşası için Microsoft Access tercih edilmiştir. OLAP sorguları AHP tekniği kullanılarak oluşturulmuştur. Sistemin eksikliği kullanıcılar için bir arayüzün olmayışıdır.
Zhiliang ve diğerleri (2005) yaptıkları çalışmada inşaat projelerinde işveren, müteahhitler ve mühendislerin birbirleri ile ilişkilerinde kullanılan dokümanlar veri ambarlama tekniğiyle düzenlenmiştir. Oluşturulan prototipe EXPLYZER adı verilmiş ve bir inşaat projesine uygulanarak test edilmiştir. Veri ambarlama tekniğinin uygulanmasını ve kullanımını kolaylaştırmak amacıyla XML kullanılarak, web tabanlı proje yönetim sisteminin ürettiği enformasyonu çıkartmak için bir veri standardı oluşturulmuştur. Yapılan analizler sonucunda proje enformasyonu ödeme, planlama, kalite ve malzeme olarak 4 önemli kategoriye ayırılmıştır.
Rujirayanyong ve Shi (2006) yaptıkları çalışmada PDW adı verilen sistem müteahhitler için geliştirilmiştir. Bu sistemin oluşturulmasında esas olarak inşaat projeleri 4 kategoriye ayrılmıştır. Bu kategoriler; performans, malzeme, tahminler ve ihale/kontratlar olarak sıralanmaktadır. Daha sonra bu kategoriler için tablolar oluşturulmuştur. 26 tablodan oluşan bu sistem için boyutsal bir veri modeli geliştirilmiştir. Oluşturulan 26 tablonun 16 tanesi genel tanımlayıcı enformasyonu depolamak geriye kalan 10 tanesi ise inşaat projelerinin yaşam döngüsünün tutulduğu operasyonel sistemin olgu tabloları içindir. Geliştirilen sistemin Canal Köprü Projesi’nde, prekast beton tedarikçisi bir taşeron ve konuyla ilgili maliyet verisi kullanılarak uygulaması yapılmıştır.
Fan ve diğerleri (2006) yaptıkları çalışmada bir ekipman veri ambarı ve bir karar destek sistemi oluşturmuşlardır. Geliştirilen sistem, hali hazırda kullanılan ekipman yönetimi sisteminden daha üst seviyede performans ve esnekliğe sahip ve ekipman lojistiği, tedarikçi, bakım, onarım ve yenileme takibini içermektedir. Araştırma Alberta’nın büyük müteahhitlerinden birinin desteğiyle gerçekleştirilmiş. Geliştirilen sistemde Bakım Onarım için 10 adet veri küpü oluşturulmuştur. Sistemin kullanılmaktaki sistemden farkları:
– Veri analizinde daha iyi kullanıcı kontrolü.
– Problem tespiti ve incelenmesi için daha iyi bir araç.
– Stratejik karar verme için daha iyi bir araç.
– Bilgi çıkarımı için geliştirilmiş veri depoları kullanımı olarak sıralanmaktadır.
Moon ve diğerleri (2007) yaptıkları çalışmada tarihsel maliyet verisinin geçmiş işlerin performansı için önemli enformasyon sağladığını ve bu veriyi kullanabilmek için, günümüzde kolaylıkla uygulanabilen, veritabanı teknolojisinin kullanılması gerekliliğini vurgulamışlardır. Kullanılacak veritabanı teknolojisinin tarihsel verinin kullanışlı hale getirilebilmesi için OLAP’ın uygulanabilirliği üzerinde durmuşlardır. CDMS adı verilen bir sistem geliştirilmiştir. Sistem için zaman, büyüklük, bölge ve iş bölümleme olmak üzere 4 boyutlu bir veri küpü oluşturulmuştur. Tarihsel veriler üzerinde korelasyon hesapları yapılarak yeni proje için oluşacak maliyet tahmini yapılmaktadır. Yazarların belirttiği üzere, geliştirilen sistemin iki eksikliği bulunmaktadır. Birincisi maliyet ayarlamasında maliyet indislerinin göz önüne alınmaması, ikincisi ise güncel şirket veritabanı ile bağlantısının bulunmamasıdır. Bu eksikliklere rağmen geliştirilen sistemle OLAP kullanılarak daha gerçekçi maliyet tahminleri yapılabileceği vurgulanmaktadır.
Sonuç
İnşaat, 200’ün üstünde sektörün birbiriyle ilişkide olduğu bir sektör olması nedeniyle karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu karmaşık yapı dolayısyla yoğun bir enformasyon ve veri transferini doğurmaktadır. Bu yoğunluk içerisinde doğru ve hızlı karar vermek oldukça zordur.
Alınacak kararların ve belirlenecek hedeflerin doğruluğu ve zamanlaması rekabetçi ortamda şirketler açısından büyük önem taşımaktadır. Karar verme sürecinde destek olacak bir sistemin yöneticilere yol göstermesi gerekmektedir.
Veri ambarı uygulandığı sektörlerde başarılı sonuçlar vermiş ve bu sonuçlar doğrultusunda şirketler karlılıklarını ve rekabet güçlerini arttırmışlardır. Bu teknolojinin inşaat sektöründe de uygulanması, sektör ve şirketler açısından büyük fayda sağlayacaktır. Bunun için yapılması gereken kararlı bir şekilde veri ambarı teknolojisinin şirkete adapte edilmesi ve işletilmesinin sürdürülmesidir.
Yapılan çalışma sonunda inşaat sektöründe veri ambarı çalışmaları diğer sektörlere göre sayıca çok az ve kapsam bakımından daha dar tutulmuşlardır. Bunun nedenleri;
– Sektörün dağınık bir yapıya sahip olması,
– Her projenin kendine has özellikleri bulunması,
– Proje faaliyetlerinin çeşitliliği ve çokluğu sıralanabilir.
İnşaat sektöründe veri ambarı uygulaması, proje tabanlı olmalı ve işveren, müteahhit ve taşeron için öncelikle kendi iç yapıları ve birbirleri arasındaki ilişkileri kapsayacak şekilde düzenlenmelidir. Oluşturlacak veri ambarı her şirketin farklı yapısı olacağı göz önüne alındığında uyarlamalara açık olacak şekilde oluşturulmalıdır.
İstanbul Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalı’nda inşaat yönetimi konusunda 2008 yılında tamamlanmış ve doktora tezi olarak kabul edilmiş (Giran, 2008) “İnşaat İşletme Yönetiminde Bilgi Ambarlama” isimli çalışmada konu detaylı bir şekilde incelenmiştir. İnşaat yönetimi için kapsamlı bir veri ambarı modeli geliştirilmiştir.
Kaynaklar
[1] AHMAD, I., AZHAR, S., 2002, Data Warehousing in Construction: from Conception to Application, Challenges and Opportunities in Management and Technology, First International Conference on Construction in the 21th Century (CITC2002), Miami, Florida, A.B.D.
[2] AHMAD, I., AZHAR, S., LUKAUSKIS, P., 2004, Development of a Decision Support System Using Data Warehousing to Assist Builders/Developers in Site Selection, Automation in Construction, 13 (2004) 525-542.
[3] BAIN, T., BENKOVICH, M., DEWSON, R., FERGUSON, S.,GRAVES, C., JOUBERT, T.J., LEE, D., SCOTT, M., SKOGLUND, R., TURLEY, P., YOUNESS, S., 2001, Professional SQL Server 2000 Data Warehousing with Analysis Services, Wrox Press Ltd., İngiltere, ISBN: 1861005407.
[4] CHAU, K.W., CAO, Y., ANSON, M., ZHANG, J., 2002, Application of Data Warehouse and Decision Support System in Construction Management, Automation in Construction, 12 (2002) 213-224.
[5] DPT, 2007, Dokuzuncu Kalkınma Planı 2007-2013: İnşaat, Mühendislik-Mimarlık, Teknik Müşavirlik ve Müteahhitlik Hizmetleri Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, ISBN: 978-975194170-1.
[6] DTM, 2007, Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Sektörü Genel Bilgi Notu, http://www.dtm.gov.tr/dtmadmin/upload/ANL/YurtDisiMuteahhitDb/sektor.doc, Ziyaret Tarihi: 25/03/2008.
[7] EBC, 2007, European Builders Confederation 2007 Anual Report, http://www.eubuilders.org/DOC/Annual%20reports/EBC_RA_2007-%20EN-FR.pdf, Ziyaret Tarihi: 13/04/2008.
[8] FAN, H., KIM, H., ZAIANE, O.R., 2006, Data Warehousing for Construction Equipment Management, Canadian Journal of Civil Engineering, 33 (2006) 1480-1489.
[9] GİRAN, Ö., 2008, İnşaat İşletme Yönetiminde Bilgi Ambarlama, İ.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Doktora Tezi, İstanbul.
[10] INMON, W.H., 2000, What Is A Data Warehouse?, www.business.aau.dk/ oekostyr/file/What_is_a_Data_Warehouse.pdf, Ziyaret Tarihi: 10/01/2008.
[11] İNTES, 2008, İnşaat Sektörü Raporu: Sorunlar ve Çözüm Önerilerimiz, http://www.intes.org.tr/06/resim_depo//File/sektor_2007_son.doc, Ziyaret Tarihi: 14/04/2008.
[12] KANOĞLU, A., 1994, Yapım Yönetiminde Yönetim Enformasyon Sistemleri ve Proje Planlama – Programlama Altsistemi’nin Genel Sistem Yaklaşımı Açısından Analizi, İnşaat Mühendisliğinde Bilgisayar Kullanımı IV. Sempozyumu, Bildiriler Kitabı, İstanbul, 405-421.
[13] KANOĞLU, A., 1997, Bilgi Toplumuna Geçiş Sürecinde Yapım Yönetimi ve Enformasyon Sistemleri, Yapım Yönetimi ve Kompüter Tabanlı Enformasyon Sistemleri Konferansı Bildiriler Kitabı, İstanbul, 5-17.
[14] KHAN, A.H., 2003, Data Warehousing 101 Concepts and Implementation, iUniverse Inc., A.B.D., ISBN: 0-595-29069-8.
[15] LEE, J.K., LEE, H.S., 2003, Principles and Strategies for Applying Data Warehouse Technology to Construction Industry, Architectural Research, 5 (1) 61-68.
[16] MOON, S.W., KIM, J.S., KWON, K.N., 2007, Effectiveness of OLAP-Based Cost Data Management in Construction Cost Estimate, Automation in Construction, 16 (2007) 336-344.
[17] ÖZVEREN, M., GÜRSU, M., 2004, Organizasyonlarda Bilginin Yaratılma Süreci ve Bu Süreçte Liderliğin Önemi, 3. Ulusal Bilgi, Ekonomi ve Yönetim Kongresi Bildiri Kitabı, Osmangazi Üniversitesi Yayınları, Eskişehir, 645-655 ISBN: 975-7936359.
[18] PAVLIASHVILI, B., 2006, Case Study of Building a Data Warehouse with Analysis Services (Part One), http://www.informit.com/articles/article.aspx?p=443594, Ziyaret Tarihi: 25/11/2007.
[19] RUJIRAYANYONG, T., SHI, J.J., 2006, A Project – Oriented Data Warehouse for Construction, Automation in Construction, 15 (2006) 800-807.
[20] ZHANG, J., MA, T., SHEN, Q., 2004, Application of Data Warehous and Data Mining in Construction Management, 10th International Conference on Computing in Civil and Building Engineering, Weimar , Almanya.
[21] ZHILIANG, M., WONG, K.D., HENG, L., JUN, Y., 2005, Utilizing Exchanged Documents in Construction Projects for Decision Support Based on Data Warehousing Technique, Automation in Construction, 14 (2005) 405-412.
©Yapı Dünyası Dergisi 2009 Sayı: 2009/160 da yayınlanmıştır.