Yapay Zeka ve Gökbilim
Yapay zeka, bilim insanlarının her gün gökyüzünden gelen verinin üstesinden gelmesini sağlayıp, bu verinin içinden mümkün olan en ilgi çekici ve merak uyandırıcı nesneleri bulmasını kolaylaştıracak.
Gökbilimciler, yapay zeka teknolojilerini kullanarak en büyük ve kapsamlı karanlık madde haritasını çıkardı. Evrendeki toplam madde miktarının yaklaşık %84’ünün karanlık madde olduğu düşünülüyor. Karanlık maddeyi oluşturan parçacıkların niteliği, günümüzde hala tartışma konusu. Pek çok araştırma grubu, karanlık madde parçacıklarını belirlemek için çalışıyor.
Gökbilimciler, yazılımın bir eğitim veri setindeki tüm bağlantıları öğrendiği ve daha sonra bu bağlantılara ilişkin bilgiyi gerçek bir veri setine uyguladığı sinir ağlarına başvuruyor. Gökbilimciler, verileri işlemek için giderek daha fazla yapay zekaya yöneliyor ve net bir sonuç elde etmek için ham astronomik görüntülerdeki makine öğrenimi ile yenileme uygulanıp daha net bir görüntüye ulaşılıyor.
Galaksilerin görüntüleri bir sinir ağı algoritmasına aktarılıp algoritmaya galaksiler için sınıflandırma şeması öğretiliyor. Ayrıca yapay zeka, yer tabanlı teleskoplarla çekilen uzay görüntülerinden Dünya atmosferinin yarattığı optik paraziti ortadan kaldırmak için de kullanılabiliyor. Modern astronomik gözlemevlerinin büyük miktarda veri üretmesi nedeniyle bu tür çalışmalar giderek daha kritik hale geliyor.