Kayrakkum Barajının İyileştirilmesi, Rezervuar Güvenliği ve İşletmesi Müşavirlik Hizmetleri

Kayrakkum Barajının İyileştirilmesi, Rezervuar Güvenliği ve İşletmesi Müşavirlik Hizmetleri

Proje: TEMELSU Uluslararası Mühendislik Hizmetleri A.Ş.
İşveren: Tacikistan Su Kaynakları Yönetimi ve Islahı Bakanlığı
Finansman: Dünya Bankası

Kayrakkum Barajı inşaatına 1952 de başlanılmış ve işletmeye 1959 yılında açılmış, hidrolik dolgu tipinde inşa edilmiş dünyanın ilk barajı olma özelliğini taşımaktadır. Dolusavak, santralin üzerinde ve aynı yapıda yer almaktadır. Bu tipte bir santral yapısı dünyada ilk kez uygulanmış ve daha sonra Rusya’nın Perm kentinde yapılan Kamskaya Barajı aynı tipte inşa edilmiştir. Baraj Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan ve Kazakistan’ı kat eden Siriderya Nehri üzerindeki kaskad barajlar zincirinin önemli bir parçasıdır. Barajın maksimum yüksekliği 32 m, kret boyu 1202 m, dolusavak deşarj kapasitesi 3960 m³/sn, santral deşarj kapasitesi 1080 m³/sn, toplam 126 MW kurulu güce sahip 6 ünite, rezervuar toplam hacmi 4700 milyon m³, rezervuar yüzey alanı 513 km² dir. Santralde iki adet 250 ton bir adet 50 ton kapasiteli üç portal vinç ve bir ızgara temizleme makinesi yer almaktadır.

Proje Dünya bankası tarafından finanse edilen 13 milyon $ bütçeli Fergana Vadisi Su Kaynakları Yönetimi Projesinin bileşenlerinden biridir. Projenin hazırlık çalışmaları 2005-2006 yıllarında yine TEMELSU tarafından yapılmıştır.

Projenin amaçları arasında baraj ve rezervuar işletme koşullarının iyileştirilmesi, risklerin azaltılması, acil durum hazırlık planlarının hazırlanması, yapısal ve yapısal olmayan hataların bulunarak bunlara ilişkin risklerin tanımlanması ve sınıflanması, riskleri ortadan kaldıracak önlemlerin geliştirilmesi yer almaktadır.

Proje kapsamında TEMELSU tarafından sağlanan hizmetler aşağıdakilerden oluşmaktadır:
• Baraj gövdesi ile ilgili geoteknik araştırmaların ve ölçüm ekipmanlarının şartnameleri ve ihale dokümanlarının hazırlanması.
• Baraj gövdesi stabilite ve sıvılaşma hesapları.
• Dolusavak ve Santral deşarj kapasitesinin 1:10,000 yıllık ve PMF taşkın durumları için kontrol edilmesi.
• Rezervuar işletmesine yönelik su ve hidro-ekonomik denge çalışmaları yapılması.
• Baraj yıkılması durumu için taşkın alanlarının haritalarının hazırlanması.
• Acil Durum Hazırlık Planlarının hazırlanması.
• Rezervuara giren ve çıkan suyun analizlerine göre su kalitesindeki değişikliklerin, rezervuardaki sediment birikiminin flora ve faunaya etkilerinin araştırılması.
• Rezervuar alanında batimetrik ölçümlerin yapılarak güncel aktif hacmin belirlenmesi
• Dolusavak ve santralde işletmeye esas tüm hidro-mekanik ekipmanın ve vinçlerin kusur ve eksiklerinin tespit edilerek  giderilmesi.
• Baraj gövdesinin yeni haritalarının hazırlanması.
• Santral binasında önceki depremlerde meydana gelmiş hasarların tespit edilerek değerlendirilmesi ve ileride yapılacak çalışmaların prosedürünün tavsiye edilmesi.
• Santral binasında yer alan tüm yardımcı ekipmanın değerlendirilmesi ve işletmeye yönelik güvenlik riskleri oluşturanların yenilenmesi için ihale dokümanları hazırlanması.
• Barajdaki tüm riskler ortadan kalkıncaya kadar uygulanabilir ve milletlerarası anlaşmalara uygun işletme yöntemleri tavsiye edilmesi.

Barajdaki risklerin değerlendirilmesi ve önceliklerin belirlenmesi amacıyla US Army Corps of Engineer’a ait Toprak ve Kaya Dolgu Barajlarda Koşulların Puanlanması metodu takip edilmiştir. Bunun sonucunda olası yıkılma için barajın yıkılma nedeni, buna neden olacak olumsuz koşullar ve bunlara karşı savunma grupları puanlanarak en kritik elemanlar bulunmuştur. Bu yönteme dayanarak barajda yapılması gereken işler birinci ikinci ve üçüncü öncelikli olarak sıralanmış ve birinci öncelikli işlerin ihale dokümanları hazırlanmıştır.

Rezervuarda batimetrik araştırma tamamlanarak su altı haritası elde edilmiş, yeni aktif hacim hesaplanmış ve yeni duruma göre alan– hacim eğrileri çıkarılmıştır. Batimetrik çalışmalar echosounder–GPS cihazları ile göl tabanında 40.000 noktadan derinlik ölçümleri alarak ve uydu haritaları ile birleştirilerek yapılmıştır. Bulunan yeni hacim su paylaşımına ilişkin yeni uluslararası anlaşmalara esas teşkil edecektir.

Yapı Dünyası Dergisi 2009 Sayı: 159 da yayımlanmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir